| Öğrenci Destek Hattı   | Öğretmen Destek Hattı |

  | Bize Ulaşın Bize Ulaşın | Site Haritası Site Haritası | Ana Sayfa Ana Sayfa |

s
 

CUMHURİYETİ ANLAMAK

Biz, cumhuriyete, dişimizle tırnağımızla savaşarak, binbir yokluğa göğüs gererek eriştik.

Atatürk'ün Samsun'da başlayan Anadolu yolculuğu Erzurum'a, oradan Sivas'a ve Ankara'ya kadar uzandı. Bütün Türk ulusu, varıyla yoğuyla Mustafa Kemal Paşanın etrafında toplandı.

Kurtuluş Savaşı'mız bizim için ölüm kalım sorunuydu. Üstün düşman güçlerine karşı parasız pulsuz, topsuz tüfeksiz bir inanç ve hak savaşıydı.

İnönü savaşları sırasında milletvekillerinden bir grup, savaş alanlarını dolaşmaya gitmişti. Bir milletvekili, askerlerden birine yaklaştı:

—    Nasılsın asker?

—    Sağ ol!

—    Düşmanla hiç dövüştün mü?

—    Çoook, Balkan Savaşı'ndan bu yana hep dövüştüm. Dünyada
savaşmadığım, gücünü denemediğim düşman kalmadı. Hepsinin de hiç
olduğunu anladım.

—    Neden hiç?

—    Nedeni var mı beyim? Topun en büyüğü onlarda. Yemeğin âlâ
sı, kurşunun bolluğu onlarda. Sonra zora gelince, "Teslim!" demek de on
larda. Bizde askerlik yokluk içinde varlık yaratmak; ölüme göz kırpma
dan gitmek demektir.

—    Silâhın nerede? Su kabın, mataran yok mu?

—    Türk askeri, yokluktan, yoksulluktan yılmaz. Babadan kalma paslı
bir kamam var. Bir de bizim hatunun kuruttuğu su kabağım. Bunlar ba
na yetiyor.

İşte biz bu yurdu, böyle bin bir sıkıntı ve yokluk içinde kurtardık. İnançla, yiğitlikle, halka güvenle...