KUYRUKLU YILDIZ

1682 yılının bulutsuz bir gecesiydi. Gökte kocaman kuyruklu bir yıldız belirdi. Bu yıldız şimdiye kadar görülenlere hiç benzemiyordu. Dünya, Güneş ve Ay birbirlerine bu yabancının kim olduğunu sormaya başladılar. Bu yeni konuğun göz kamaştırıcı güzelliği hepsini şaşırtmıştı. Dünya, sert bir sesle yıldıza bağırdı:

Nereden geliyor, nereye gidiyorsun? Sen kimsin?

Benim kim olduğumu parlak kuyruğumdan anlayamadın
mı? Bana kuyruklu yıldız derler. İsmim Halley'dir. Ya sen kimsin?

Bana Dünya derler. Bütün yıldızların en çok sevileni ve
sayılanıyım,

Dikkat et, bir yerine çarparsam mahvolursun. Çünkü bu
çarpışma sonucu benden kopan kıvılcımlar, şimşekler ve zehirli
gazlar üzerindeki bütün canlıları yok eder. Seni ölüme sürükler.

Öyle ise bana ilişme. Üzerimde milyonlarca insan var. Hepsi
bana dokunmaman için dua ediyorlar. Yolun açık olsun.

Kuyruklu yıldız:

-Sonra yine görüşürüz. Şimdilik hoşça kal, dedi ve büyük geniş kuyruğunu sallayarak, ince uzun vücuduyla uzay içinde gözden kayboldu.

Yer yüzündeki insanlar gözlem evlerinde teleskopları başında bu olayı heyecanla takip ediyorlardı, Kuyruklu yıldızın Dünyaya bir zararı dokunmadan uzaklaşmasına çok sevindiler.

Çocuklara Genel Kültür
(Milliyet Yay. İst. 1978)